11 Eylül 2015 Cuma

Unutulmasın çorba tarifleri

Buaralar kafayı bu 2 çorbaya taktık, Can bayılıyor...

Terbiyeli tavuk çorbası

Tavuğu 15 dakika haşla, süz, suyunu kaba al, hafif ılısın. 

Tavuğu blendarda çek

Çorbanın terbiyesi için: yumurta sarısı, 2 kaşık tavuk suyu, 1 tatlı kaşığı un, 1 çay kaşığı limon suyu iyice çırp.

Tenceredeki tavuk suyunun üzerine bu karışım ekle (tavuk suyu ılımış olsun). Tavukları ekle. 15 dakika pişir.  (içine 1 avuç arpa veya tel şehriye atılabilir). Bir tavada terayağ eritip üzerine gezdir.

 

Çok faydalı enginar çorbası, şimdi tam zamanı

1 küçük soğan, 1 diş sarımsak ufak doğra, tavada zeytinyağı ile kavur. 1 küçük taze enginar, ½ havuç, ½ patates, küp doğra, soğan kavrulunca ekle. Tavuk suyu ekle. 15-20 dakika karıştır. Blendardar geçirebilirsin.

Can'ın bayıldığı muhallebi tarifimiz

Muhallebi tarifi:

Vişneyi kaçırmadan yapmak lazım. Hatta bol bol vişneyi dolaba atmak lazım.

Vişneli muhallebi tarifi

500ml süt

Kahve fincanı şeker

1 tepeleme çorba kaşığı prinç unu

1 tepeleme tatlı kaşığı nişasta

Yarım yumurta sarısı (birazını alabilirsin)

Yarım paket vanilya

Varsa hindistancevizi

Yarım paket kakaolu bisküvi

Vişne sosu için: 1 bardak taze vişne (çekirdekleri alınmış), 1 çay bardağı vişne suyu, 1 tatlı kaşığı nişasta, 1 kaşık şeker

Sütü, şekeri, prinç ununu, nişastayı, yumurta sarısını tencerede kabarana kadar pişir. Vanilyayı ekle. Soğumaya bırak.

Kakaolu bisküvileri süte batırıp, borcamın altına diz. Üzerine kremayı dök. Bisküvi diz. Kremayı dök. Buzdolabında beklet.

Vişne sosu: vişne suyunu, nişastayı koy , şekeri koy ateşte pişir.

Soğuk muhallebinin üzerine ekle. Üzerine vişneleri koy. 

Afiyet olsun.  

 

Zeynep 4 yaşında...

Yine geç kalmış bir post ... Zaman uçup gidiyor ve  ben gerçekten yetişemiyorum... 

Her ne kadar Can’ın büyümesini ay ay takip ediyor olsak da, Zeyno prenses de 4 yaşına giriyor. Zekai dedesi Zeynep’i görünce, 4 yaşında olduğunu bilmiş, o yüzden çok sevinmiş :)

100cm boyuna gelmiş yer cücesi, ve 15.1 kg… verileri yaşının 3-6 ay gerisinde olduğunu gösteriyor… ama tatlılıkta 3-6 ay önde olarak açığı kapatıyor diyelim ;)

Son 1 ayda 4 cm uzamış. İdeal beslenme düzeni Can’ın 1,5 katıymış.

Zekai dedemiz konuyu şöyle özetlemiş:

·         Can 1 yiyecek

·         Zeynep 1,5 yiyecek

·         İlker 2 yiyecek

Bizde gerçekten durum bunun tam tersi

·         İlker 1 yiyor (kendisi gereksiz kaloriye karşı, sadece kaliteli kalori alıyor, mesela bira ve tuzlu fıstık) J

·         Zeynep 1,5 yiyor (kesinlikle İlker’in yediğinden fazla yiyordur)

·         Can 2 yiyor (evet itiraf ediyorum, Can kesin Zeynep’den fazla yiyordur)

Zeynep’in et yememesine tabi ki kızıyor ve üzülüyor Zekai dedemiz, et yemesi lazım, ama yemiyorsa da eti çekip, çorbalarına katmaya devam, bizde aynen öyle yapıyoruz.

Mümkünse balık yedirin, ama balık yemiyorsa da balık yağı devam.

Bana göre Zeyno geceleri fazla horluyor, ama Zekai dedemiz KBB’ye gerek yok, sadece biraz üst damağı yüksek demiş. Ki o da kesin uzun süre emzik ve biberon kullanmaktandır. (babamız, utanmasa hala geceleri uykuda süt vermeye devam edecek, Allahtan çocuk akıllandı artık ağzını açmıyor)

Can 1 yaşında


Günler günleri kovaladı, Can 13 aylık oldu bile ama ben 12. Ay doktor kontrol notlarımızı yazmayı unuttuğumu fark ettim, ne de olsa söz uçar yazı kalır. Notlarımı yazmak lazım :)


Can oğlum Ağustos ayı doktor kontrolünde biraz kilo vermiş, ama bu kadar harekete bence az bile vermiş… Can neden erken uyuyor diye soruyorum, bu kadar yürüsen sen 5’de uyursun diyorlar bana…

Kayıtlarımıza geçsin diye söylüyorum: Can paşa, 1 yaşına 79cm boyunda, ve 10.520gr olarak girdi…


Elif Dağlı ile kontrollerimiz devam ediyor ve şuanda sabah akşam bir fıs flexotight kullanıyoruz, ama Zekai hocamız çok iyi dinlediğini söyledi göğüslerini… zaten bende hiçbir hırıltı duymuyorum… Allahım bu kadar ilaca inşallah rahat bir kış geçiririz.


1 yaşı şerefine tam 3 tane aşı oldu paşa, tabi ki de zırıl zırıl ağlayarak :(


2-3 hafta sonra da menenjit aşısı yapılacak. (Havale problemi dolayısıyla Zeynep’e de yapılmamıştı menenjit aşısı, ama Zekai dedemiz havale riski artık daha az ama menenjit riski her zaman var, o yüzden yapalım dedi, 2-3 hafta sonra ona da yaptıracağız).


Can 1 yaşına girmiş bir 2 dişli canavar, üstten de 4 tane yeni diş ha geldi ha gelecek ama hala çok pütürlü yiyemiyor, pütürlü yiyince soluk borusuna kaçıyor ve sanki hırlama başlıyor,  o yüzden pütürlü yemesini hem istiyorum hem korkuyorum… İlla ki bir gün yiyecek pütürlü, Zeynep’de olduğu kadar katı davranmıyorum Can’a… Zaten Zekai dedemiz de 1 yaşında çocukların sadece %10’u pütürlü beslenebilir. Daha büyük olacak şekilde blendarla çekmeye devam edebilirsiniz veya çatalla ezmeye devam edebilirsiniz dedi.

Can ağlarken çok katılıyor, resmen aklımı yerinden çıkarıyor,,, Google ana sebebi demir eksikliği olabilir dedi. Evet, Zekai dedemiz de onayladı, hiç zannetmiyorum bu çocukta demir eksikliği olduğunu ama belli olmaz, demir bakalım dedi.

Kabuklu deniz ürünleri (18 aya kadar yasak) ve sakatat hariç, rejim tamamen açıldı… ohhhh gelsin inek sütleri, gelsin ballar, reçeller :)

Rejimi açarken, yapılması gereken şey, ilk defa verdiğimiz bir şeyi ilk gün sadece 1 adet vereceğiz, vücut 24 saat tepkime göstermezse ver gitsin sonra :)

Yemek düzeni için şunu önerdi. Beslenme 4 saatte 1 olacak. Gece en son 1’de süt verilecek, sonra bir daha ağlarsa sadece su veya emzik verilecek, ama tekrar süt verilmeyecek.

·         07:30-08:00 arası: kahvaltı, her maddeden birini alması lazım

1.       Yumurta, omlet, krep

2.       Değişik peynirler

3.       Zeytin, ceviz, fındık

4.       Marmalet, reçel, bal

5.       90ml meyve veya 100ml süt (bunu sabahla öğle arasında da teklif edebilirsin, ama mümkünse sabah ver, 4 saatte bir beslenme düzenine uy)

6.       En son üzerine su teklif et

·         11:30-12:00 öğle yemeği, ayrı ayrı veya karıştırılarak verilebilir. Her maddeden birini alması lazım

1.       Et, tavuk, balık, kurubakliyat (nohut, mercimek vb) protein

2.       Sebzeler

3.       Yoğurt

4.       Ekmek, pilav, makarna

5.       En son üzerine su teklif et

·          15:30 ikindi kahvaltısı

1.       Meyve, yoğurt

2.       Bisküvi, kek, kurabiye

3.       En son üzerine su teklif et

·         19:00 akşam yemeği

1.       Yarım porsiyon sütlü kaşık maması (sütlaç, muhallebi, vb)

2.       Yarım porsiyon öğlenki gibi sebzeli yemek

3.       Yarım dilim ekmek

4.       Eğer 1-2-3’ü yerse tamam, aksi halde 1 tam porsiyon kaşık maması

·         Uyumadan önce 120ml biberon süt(bunun tarifi aşağıda)

·         En geç 01:00’de gece sütü, sonra sabaha kadar bir şey yok.

Süt tercihi sıralaması şu şekilde olacak;

·         Günlük organik şişe süt

·         Günlük şişe süt

·         Organik uht süt

·         Açık süt (kaynat)

·         Standart uht süt

·         Aromalı uht süt  (çikolatalı, muzlu, çilekli) (Can için çok tercih etmeyin)

Can için süt düzeni şöyle olacak; artık inek sütüne geçebiliyoruz. Ben hala hipp mi yoksa inek sütü mü konusunda tam olarak emin olamasam da, sanırım ikisini de vermeye devam edicem. Sonuçta organik süt desek bile onun da nereden geldiği belli değil, inek sütlerinde inekler antibiyotik alıyor, horman alıyor diyorlar, onun verdiği sütten de korkutuyorlar. Ufff bu süt işi bence işin en karışık kısmı…

·         1. Hafta, 3 hacim süte, 1 hacim su (90ml süt, 30 ml su gibi)

·         2. Hafta 4 hacim süre, 1 hacim su (120ml süt, 30ml su gibi)

·         3. Haftadan itibaren süt

Anne sütünün ph’ı düşük, şekeri yüksektir (anne sütü 6gr/lt, inek sütü 3gr/lt) bu nedenle Can’ın sütünü ilk 4 hafta şu şekilde haızrlayacağız:

·         Her 100ml süte max 1-2 damla limon (bu PH’I 8’e dengeler). Daha fazla damlatma, süt erken bozulur, kesilir…

·         Her 100ml süte 1 tatlı kaşığı pekmez (bu inek sütünün şeker mikarını anne sütüne yaklaştırır)

 

10 Eylül 2015 Perşembe

Huyu suyu benzemez kardeşler

Zeynep uyku konusunda aynı babası, top patlasa uyanmıyor...
Can ise bana çekmiş, tilki uykulu...


Zeynonun odasına giriyorum. Onu alıyorum. Tuvalete oturtuyorum. Çişini yapıyor. Geri odasına götürüp yatırıyorum, öpüyorum, kokluyorum, üstünü örtüyorum, hatta kulağına onu sevdiğimi fısıldıyorum uyanmıyor :) babası kılıklı

Can'ın odasına girerken kapıda terliklerimi çıkarıyorum, çünkü parkenin gıcırtısına mutlaka uyanıyor... Yüzüne dokunmak ne mümkün, üstüne örterken bile sıçrayıp ağlamaya başlayabiliyor. Bugün odasına girdim pijaması sıyrılmış, beli açılmış, kapatayım diye elimi attım, iki gözünü birden açtı, hemen saklandım, kuş tüyü dokunuşlarıyla üstünü örttüm parmak ucunda çıktım odadan, şansıma uyanmadı :)) anası kılıklı

6 Eylül 2015 Pazar

Ölümde bir gerçeği hayatın...

Nasıl da güzel başlamıştı Cumartesi günümüz... Sabah havuza gitmiştik, sonra Eda ve Zeyno'yu at binmeye götürmüştük... Balık sezonu açıldı hadi akşam balık yiyelim demiştik, Onur'lar ve Mustafa'lar bizde geliyoruz dedi, buluştuk 4 aile Sarıyer sahilde rakı balıkta... önce Can uyusun sonra başlıycam ben keyfe dedim, başladım Can'ı dolaştırmaya... saat 9 olmamıştı, İlker gelip verdiğinde kötü haberi... Eniştemi kaybettik, halamın eşini... Hem de daha birkaç hafta önce kanserle ilgili gördüğü kemoterapiler fayda gösterip, kanseri yendim ben diye dolaşırken, kalp krizi geldi vurdu onu... Kendi ayağıyla gittiği hastanede, ilacı aldıktan sonra sıkışmış kalbi, tüm çabalara rağmen kurtaramamışlar... Hepimiz şokta, Can'ı ablasına, Zeyno'yu Eda'nın yanına koyduk düştük Ankara yollara... Doğum kadar gerçekti ölümde, kimse inanamasa da...57 yaşında daha yaşanacak, daha görecek çok şey varken, gitmişti eniştem... Arkasında kalbinde koca bir boşlukla halam ve şaşkın 3 koca delikanlıyla... Elinin değdiği her şeyi güzelleştiren, en ince detaylarla bile zevkle uğraşan, Mardin'den bir gelişinde havaalanında karşılaştığım, ve valizinde halam için mardinden renk renk güller taşıyan, bana yetiştirdiği tarlalardan kendi topraklarından kar tanesi misali pamuk dalları, buğday sapları getiren eniştem yok artık... Bugün imam sorunca duada, bağıra bağıra söylediğim gibi iyi bilirdik Hasan enişte seni, hem de çok iyi bilirdik...

 

4 Eylül 2015 Cuma

Dinsizin hakkından imansız geldi... Son ütücü Can :)




Can doğduğundan beri, Zeyno resmen çocuğun hakkından geliyor, bazen sevgisinden bazen kıskançlığından bazen ne olduğu anlaşılmaz sebeplerden istemeden Can'ı aglatıp duruyor... Can düşüyor, kalkıyor, kızıyor ama en çok Zeynoyu seviyor...

Bugün oyuncak krizinde sıra ütüdeydi... Ben bu erkek cocukların ütü sevdasını anlamıyorum...

Zeynep getirdi odasından ütüsünü salona, oynayacak. Can atladı ütünün üstüne... Verir misin, vermez misin kavgasında, Can beklenmeyecek şekilde Zeynonun saçını çekti, ve aldı oyuncağı elinden... Bunu da buraya yazıyorum. Bugün dinsizin hakkından imansızın geldiği gün... Zeyno ağlayarak gitti odasına, tabi bende peşinden... Ama en güzeli arkadan Can'ın gelmesiydi, odaya geldi elinde ütüyle ve Zeynep'in kucağına koydu ütüyü... Hissiyatlı oğlum benim, ömür boyu ablanın hep Can'ı, Can yoldaşı olursun inşallah, 1000 kere kızsanızda birbirinize, 1001 kere affedersiniz birbirinizi inşallah...